3 kural ihlali
Saatte 70 km/s hız kuralına uymadı. Kırmızı ışıkta geçti. Yayaya yol vermedi. 3 kural ihlalini görmeme sebep oldu. Araç içinde sigara içmesini 4. ihlal olarak yazmak isterdim ama ona sende ben de bir şey diyemeyiz. Vardır bir derdi diyerek eklemedim.
Yeşil yanmadan korna
Aralardan faydalanarak bir şekilde motosikletimle önüne geçtim. Bir sonraki kırmızı ışıklarda tam arkamda duruyordu. Yeşil yanmadan kornaya basmaya başladı. Bilerek ilerlemedim. Gitsene lan diye bağırdı. Yine ilerlemedim. Makaleme yazamayacağım küfrü edince seleye aldım benim beyaz şahini. Motosikletten indiğimi gördüğünde hemen camını kapadı.
Camı biraz arala
Şoför kapısının yanına gittim. Camı biraz arala dedim. Araladı. Yaptığı 3 hatayı kendisine çok nazik bir şekilde anlattım. Çok hızlı bir şekilde gitmemen yerde gittin. Kırmızı ışıkta geçtin. Yayaya yol vermedin. Ardından da edepsizliklerini sıraladım. Yeşil yanmadan geçmeni istedin. Lan dedin. Çok sevdiğim insanlara küfür ettin.
Sordum
Resmi hizmete mahsustur ne demektir biliyor musun diye sordum. Tam o anda arkadan gelen korna sesleri. Sigara izmaritinin közü de arabanın içinde düştüğü yerde. Tekrar sordum aynı soruyu. Sen benim kim olduğunu biliyor musun diye sordu. Tanıdığım kadar onu, ona anlattım.
Birini aradı
Birini aradı. Sen göreceksin şimdi dedi. Bekledik öyle. Tam 8 dakika. Bu arda 3. sigarasını yaktı bile araç içerisinde. Benim gibi motosiklet sevdalısı, aracında mavi – kırmızı ışık yanan beyaz kasklı bir arkadaş geldi. Bizim şoför kaç ve göz hareketleri ile gelirken o güzel kelimeleri tekrarlardı.
Çek kenara
Çek kenara. Bana söylenen bu kelimelerin ona söylendiğini 3. söyleyişinde anlayabildi. Aracını kenara çekti. Bana da bir kaç kelime söylendi. Zahmet olmaz ise motosikletinizi bu aracın önüne kenara çekebilir misiniz. Hayatımda duyduğum en doğru kelimeleri yerine getirebilmek için bindim motosiklete.
Sen yanlış anlamışsın
Benim sorduğum soruyu sordu ona. Resmi hizmete mahsustur ne demek biliyor musun diye. Cevap alamayınca anlatmaya başladı.
Bu araç hız kurallarına uymalı. Kırmızı ışıkta geçmemeli. Yayalara yol vermede öncü olmalı. Aracın içi sigara kokmamalı. Kurallara uyana, bu aracı kullanan şoför, küfür etmemeli…
4 sene sonrası
2017 yılında tanışmıştım onla. Aşırı hızla gittiğim Balıkesir Manisa arasındaki yolda. Neden bu kadar hızlı gidiyorsun, radar işaretini görmedin mi, sana ceza yazıyorum demişti. Oraya yetişmem gerekiyor dememi göz ardı ederek görevimi yapmak ile yükümlüyüm sizler ve bizler için cümlelerinde ısmarladığım sigaramı içmişti.
Kadere inanmayanlara gelsin
Kadere inanmayanlara gelsin bu paragrafım. 4 sene sonrası üzerinde resmi hizmete mahsustur yazan aracın önünde ben onun sigarasını içtim. Şikayet edilen plakanın isim ve soy ismi tanıdık gelince bitmişti yanımızda. Bana doğruyu öğreten, yanlış yapana da yanlış yaptığını harflerine kadar öğretmişti.
Neden buradasın diye sordum evimin yakınlarında onu tekrar görünce. Sen burada olduğun için cevabını verdi. Ya gidersem buralardan ne olacak dedim. Biz de gittiğin yere geliriz dedi. Siz kimsiniz diye sorduğumda sadece bir tebessümle gülümsedi.
Resmi hizmete mahsustur
Bu yazıyı gördüğünüz araçlar sizlere hizmet etmek için tahsis edilmiş, siyah zemin üzerinde plakası beyaz ile yazılmış, her derdinize deva olmak için görevlendirilen, ahlaki kullara uyan şoförler içeren, kısacası özetlemek gerekir ise halkın hizmetine mahsus edilmiş araçlardır. Yaşadığınız bölgeyi güzelleştirmek için kullanılırlar. Sizlere huzur ve mutluluk getirmek için.
Bu yazıyı gördüğünüz araçlara saygı gösterin. Merak etmeyin. O araçları kullananlar da sizlere saygı ve sevgi göstermek için eğitilmişlerdir. Eğitimini tam olarak alamayan veya alamadan başına geçenler hariç.
Resmi hizmete mahsus olan araçların keyfi hizmete mahsus olmadığına herkesin inandığı günler yaşamak dileğiyle…
Bir yanıt yazın