Hayatın adaleti budur
Yaşadığım her adaletsizlikte, cümlelerin solmakta olduğu sayfayı açar, parmak uçlarımla tek tek geçerim şu kelimelerin üzerinden.
“14 yaşındayken karnımı doyurmak için bir parça ekmek çaldığımda beni zindana attılar ve orada tam 6 ay bedava ekmek verdiler. Hayatın adaleti budur.” Sefiller – Victor Hugo
Aşırı adalet aşırı adaletsizliktir sözü ne demek
Hukuk alanında hobi olarak kendimi geliştirmeye başladığım yıllarda tanıştım Cicero ile. M.Ö. 51 yılında yazdığı Devlet Üzerine kitabı ile başlayan okumalarım M.Ö. 45 yılında yazılmış Hortensius ile son bulmuştu. Binlerce sayfa arasında beni en çok etkileyen sözü ise “Extreme justice is extreme injustice”. Türkçe karşılığı ile “Aşırı adalet aşırı adaletsizliktir”. olmuştu. Bir önceki paragrafta, parmak uçlarımla tek tek üzerinden geçtiğim kelimelerde çok iyi anlatmıştı aslında Victor Hugo bu sözün ne demek olduğunu.
Aşırı adalet aşırı adaletsizliktir. Bir parça ekmek çaldı diye 6 ay dört duvar arasında kalan bir insan hayatını yeniden doğmuş gibi sorgulamaya başlar. 180 gün boyunca uyumadan önce adaletin bazı durumlarda adaletsiz olduğunu benliğine işler. Yediği her ekmeğin parçasında planlar yapar. 181. gün dışarı çıktığında ya kendini kanıtlamaya çalışır, deneyimlerini yazar ya da hiç beklenilmeyecek şekilde seri katile dönüşüverir. Bir parça ekmeğe muhtaç hale getirilen o insan canavara dönüşür.
Sözün anlamı şudur ki adalette teraziyi doğru tartmak gerekir. Adalet ararken, adaletsizliğin getireceği sonuçlar çok ağır olabilir.
17 yıl
Yıllardan 2012. Aylardan ise Mart. Bir kaç gün öncesinde doğum günüm kutlandığı için hatırlıyorum.
Maçka’da bulunan Demokrasi Parkı’nda spor amaçlı koşarken Sefiller kitabını okuyan yaşlı bir amca dikkatimi çekti. Ondan öteye attığım bir kaç koşu adımını geri aldım. Yanına oturdum. Ne olacak bu memleketin hali diye kendi kendime söylendim. Olmadı. Hafta sonu yağmur yağacakmış meteoroloji açıkladı dedim. Oralı olmadı. Amca Bey o okuduğun kitabın en güzel cümleleri “14 yaşındayken karnımı doyurmak için bir parça ekmek çaldığımda beni zindana attılar ve orada tam 6 ay bedava ekmek verdiler. Hayatın adaleti budur.” dediğimde dikkati üzerime çekildi. Okudun mu diye sordu. Okunmaz mı dedim. Belki 7 belki de 10. Cevap verdi. Belki 85 belki 100.
Kitabı çantasına koyup anlatmaya başladı. Hayat hikayesini… 17 yıl içeride 34 yıl dışarıda olanı. İçeride derken anladın sen onu ama anlamayanlar için hapishane kavramını buraya bırakayım. Yaklaşık 3 saati bulan sohbetimizi bu makalede anlatabilmem için aylarımı vermem gerekir. O sebeple bir cümlede özet geçeyim. Yolsuzluk yapanı, bu yolsuzluk yaptı diye yazdığı için, yolsuzluk yapanların gücü, onu 17 yıl boyunca dört duvar arasına mahkum etti.
Aradım
Bugün aradım onu. Anlattım her şeyi. Öyle bir memnuniyet ile dinledi ki. 181 günde seri katil olabileceği olasılığını düşündüğüm kişi 6207 gece uyumadan önce yaptığı planlar ile tanıyabileceğim en güçlü insan haline gelmişti. Adaletsiz geçirdiği her gece için bir kardeş edinmişti kendine.
Sordum. Aşırı adalet aşırı adaletsizlik ne demek abi diye.
Cevapladı. Benim yaşadığım, sana yaşatmayacağım kardeşim…
Bir yanıt yazın