Hasan Dağı en son M.Ö. 6500 yıllarında patlamıştır. Bu bulguya ise Çatal Höyük’te yapılan kazılarda insanların duvarlara çizdiği resimlerden ulaşılmıştır. Yani o yıllarda meydana gelen patlama, bölgede yaşayanlar tarafından resmedilmiştir.
Hasan Dağı yanar dağ mı?
Evet. Hasan Dağı bir yanar dağdır.
Hasan Dağı patlayabilir mi?
2020 yılı Eylül ayında Bor’da meydana gelen depremden sonra NÖHÜ’de görev yapan Prof. Dr. Mehmet Şener tarafından söylenen şu cümleleri çok iyi hatırlıyorum. ‘Hasan Dağı Aktif Bir Volkan’. Yani Hasan Dağı her an patlayabilecek potansiyele sahip bir dağdır.
Hasan Dağı nerede?
Bu makalemi yazma sebebim: “Hasan Dağı nerede?” sorusunu Aksaraylı bir toprağıma sormamdan sonra o dağı paylaşamamamızdandır. Ben demişimdir bizim, o demiştir bizim.
Bir Manisalı, bir Eskişehirli, bir Çorumlu, bir Niğdeli, bir Aksaraylı ve bir Niğdeli garson Hasan kardeşimiz arasında geçen muhabbette koskoca dağı paylaşamadık.
Peki, Hasan dağı nerede? Bu sorunun cevabını Büyük Hasan ve Küçük Hasan ile vereyim.
Büyük Hasan ve Küçük Hasan
Büyük Hasan Dağı Aksaray (68) sınırları içerisinde. Küçük Hasan Dağı ise Niğde (51) sınırları… Yani Hasan Dağı hem Aksaraylıların hem de Niğdelilerin. Hemen aşağıda da o sınırları paylaşayım ki Hasan Dağı’nı tartışmaya gerek kalmadan aramızda paylaşalım.
Hasan Dağı efsanesi
Hasandağı’nın doruklarında Hasan Dede adında bir derviş yatar. Hasan Dede, Hasandağı’nda tek başına yaşayan bir ermiştir. Ali Baba ise Aksaray’da bir hamamda külhancılık yapmaktadır. Bir gün Ali Baba, Hasandağına Hasan Dede’yi ziyarete gider. Giderken de bir avuç “kor”u bir mendile koyar, hediye götürür. Kor yanar ama mendile hiçbir şey olmaz.
Bir başka gün de Hasan Dede, Ali Baba’yı ziyarete gelir. O da gelirken mendilinde bir avuç kar getirir. Külhanda oturup sohbete dalarlar. Duvara asılı mendildeki kar öylece durmaktadır. Bir ara Hasan Dede’nin gözü hamamdan çıkan kadınlara takılır. Mendildeki kar damlamaya başlar. Ali Baba, Hasan Dede’ye bakarak, “-Dağ başında ermişlik hüner değildir. Zor olan burada ak topuklu hanımlar karşısında da ermiş kalmaktır” der. Hasan Dede, Danişmendli Beyliği’nin komutanlarından Sultan Turasan’dır. Haçlı seferleri sırasında II. Kılıçarslan’la büyük mücadeleler vermiş, şehit olunca da Hasandağı doruklarına defnedilmiştir. Adı zamanla Hasan’a dönüşür, dağın adı da Hasandağı olur.
Hasan Dağı yamaç paraşütü
Yıllardan 2018. Hasan Dede’nin mezarını arıyorum Hasan Dağı’nda. Büyük olan yani Aksaray’ın olanında.
Büyük emekler sonrasında tek başıma çıktığım zirvede yalnız olacağımı düşünürken yüzlerce insan çıktı birden karşıma. Kimlerdi, nasıl gelmişlerdi oraya düşünceleri arasında sonunda geldin dedi birisi. Ya sorma cevabını verdim. Aradan geçen 1 saatlik hazırlanmanın sonucunda hiç tanımadığım bir insan ile havadaydım.
Uçuyorduk. Sıcaklar arasında esen rüzgarı hissederken gözlerim Hasan Dede’nin mezarını arıyordu. Yükseleceğimizi düşünürken aynı seviyede gidiyorduk. Alçalmaya başladık ansızın.
Bir süre sonra kendimizi yerde bulduğumuz tarlada koşa koşa gelen amcamızın sorusu ile karşılaştık. “Nörüyonuz la?” Nörem toprağım, Hasan Dede beni dağdan aşağı attı, onu ararken beni toprakla buluşturdu.
Niğde Aksaray
Niğde ve Aksaray canım ülkem Türkiye’min 2 farklı ilidir. Eskiden, Aksaray, Niğde’ye bağlı bir ilçedir. Doğduğum yıl ise vilayet olmuştur. Fenerbahçe ile Galatasaray gibidirler. Düşman gibi görünürler ama severler birbirlerini. Biri, diğeri olmadan yapamaz. Ayrılırlar hevesle ama bir kaç dakika sonra o ayrılığa üzülürler. Niğde Aksaray’dır, Aksaray ise Niğde’dir. Birdirler… Kültür birdir. Ahlak birdir. Havaları, suları, toprakları, dağları birdir. Bu birliği anlatacak cümleler yetmez. Bazen gönüller, bazen ise gözler anlatır.
Bir yanıt yazın